| Turc | Anglais | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | yardım sağlamak | provide assistance v. | ||
|
You should also file charges with the relevant criminal authorities on the grounds of failure to provide assistance! Ayrıca yardım sağlamadığınız gerekçesiyle ilgili cezai makamlara suç duyurusunda bulunmalısınız! More Sentences |
||||
| General | yardım sağlamak | supply aid v. | ||
| Turc | Anglais | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | selamet ordusunun ihtiyaç sahiplerine yardım sağlamak için kurduğu pansiyon | metropole n. |
| General | (destek/yardım vb) sağlamak | enlist v. |
| General | ilk yardım sağlamak | render first aid v. |
| General | rehberlik/yardım/yönlendirme sağlamak/sunmak | provide guidance v. |
| Phrasals | ||
| Phrasals | birinin bir şeyi geride bırakmasına yardım etmek/geride bırakmasını sağlamak | bring someone through something v. |
| Phrasals | (birine/bir şeye) yardım etmesini/destek olmasını/katılmasını sağlamak | rally to (someone or something) v. |
| Politics | ||
| Politics | geri ödemesiz bir yardım sağlamak | provide non-repayable aid v. |
| Politics | geri ödemesi olmayan yardım sağlamak | provide non-repayable aid v. |
| Medical | ||
| Medical | hastane, bakımevi ve benzeri kurumlarda insanlara duygusal yardım sağlamak üzere özel olarak eğitilmiş köpek | therapy dog n. |
